14 Şubat 2007 Çarşamba

Bugün 14 Şubat!


Bugün 14 Şubat neşe doluyor insan! (23 Nisan şiiri gibi oldu..)
Evet biri yok hayatımda, evet istiyorum olmasını..Sevgilim olsada olmasada, bu 14 Şubat aldatmacasına kapılmayı düşünmüyorum yine de..neden mi, işte açıklıyorum:
Öncelikle neden ben sevgilim olması durumunu; dünyanın (kendi toplumumun bile değil) tamamen tüketimi artırma amacıyla kutlamamı zorlamasını kabul edeyim? Yani adamlar hadi bugün “öpüşme günü, öpüşün biree insanlar, ama öpüşmeden öncede birbirinize pahalı hediyeler alın haa sonrada pahalı yemekler yiyin” dedi mi sorgulamadan kutlayacak mıyız? Bunu toplu sünnetlere benzetiyorum, “hadi gelin biraraya, keselim hepinizi ucundan acık” der gibi bir durum bu..Nerde “seçim hakkımız”, nerde “private life”? Demezler mi “Güzel diyosunuz da bugün ben modumda değilim, bu "özel birşey iki kişi arasında", bugün öpüşme günü, sevgililer günü anlamlı değil benim için, herkes yapıyor diye ben yapmak zorunda değilim..”..

Ayrıca, neden ben sevgilimi veya sevgilim beni yılın 1 günü hatırlayıp, “Aa seni çok seviyormuşum, bunu söylemem gerekiyormuş bugün ..Hatta sana bir de hediye almam gerekiyormuş” deyip, aşkı ve sevgiyi böylesi gereksiz kalıp ve davranışlara sokayım? Aşk öyle birşeyki, "özel" olmalı iki insan için, içinden gelmeli insanın, içinden taşmalı hergün..her an başını döndürmeli, spontane sürprizlerle dolu olmalı ayaklarını yerden kesecek, yılın her günü farklı şekillerde kutlanmalı heyecanla; birgün çok sıcak bir sarılışla, diğerinde derin ve ihtiraslı bir öpücükle, bir diğerinde düzinelerce gülle belki, hatta belki göz yaşlarıyla birisinde; ama daima heyecanla, ve “içten gelen isteyişle”, asla başkalarının dayattığı şekilde ve sadece "1 gün için" değil, toplu sünnetler gibi...

Ben derim ki, sevgiliniz sizin için önemliyse ve hayatınızın vazgeçilmezlerindense, ozaman aşkınız da öyle olmalı, 14 Şubat kafilesine katılmayacak kadar "özel ve değerli"...
CEREN

Hiç yorum yok: