1 Haziran 2007 Cuma

Verebilmek

Kişisel gelişim kitaplarında mutlaka bahsedilen bir geçektir "Vermek". Vermenin insana birşey kaybettirir gibi görünse de aslında bize neler kattığını farkettiğimiz de nasıl da neşeleniriz. Ki hayatın amacıda mutluluktan önce neşe dolu olmak bence. Ne de olsa mutlak mutluluk söz konusu değil hayatta. Daha neşeli olmak için ise vermek gerek. Bende çoğu zaman bunu deneyimledim. Aslında her sabah önünden geçtiğiniz, parayı verdiğiniz, çayınızı aldığınız kişiye dönüp, gözlerine bakarken bir "günaydın" vermek. Size ihtiyacı olana zaman vermek, sevdiklerinize emek vermek, evrene size sağladıkları için teşekür vermek... Evet bunların hepsi sizi daha bir farkında yapacak ve neşeli olmanızı sağlayacak. Yalnızzzzz.... Tek kural bunu birşey için yapmayacaksınız. Değil birine kendinize bile itiraf etmeyeceksiniz, bundan doalyı gururlanmayacak, bir havalara girmeyeceksiniz, böbürlenmeyecek, karşılığını beklemeyeceksiniz... Zor değil mi ? Bencede... Mutlaka denenmeli ve deneyimlenmeli
Vermekte bir çeşit bağımlılık yaparmış insanda. Ne kadar verirseniz verin, daha ne verebilirimi düşünürmüssünüz. Kendimi bu kadar mutlu, memnun ederken diğerlerine ne verebilirimi sorarmışsınız. Bende tekrar soruyorum daha başka kimlere yardımım olabilir, kimlere umut-emek-yardım verebilirim. Ankara'da katılabileceğim, iktidar davası olmayan, yaptım demek için yapmayan insanların olduğu gönüllü projeleri nelerdir ? Tavsiye edeceğiniz, el ver, destak at diyeceğiniz ? Bekliyorum... Bu yazın bir anlamı olmalı :))
NİSAN

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Benimle irtibata gecebilir misin gonulluluk konusunda? Pek cok guvendigim gonullu calismalar var. sonsardunya@gmail.com

Şehir Melekleri dedi ki...

Tabiki, cok tesekur ederim sardunyacim...